Röportaj ; Ocak 2016, Luys Dergisi
Kendinizden bahseder misiniz?
İstanbul doğumluyum. Küçüklüğümden beri çok soru soran, merak eden bir çocuk oldum. 5,5 yaşında ilkokula başladığımda nihayet sorularıma cevap bulacağım bir yerdeydim. 16 yaşında Marmara Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü’nü kazandım ve üniversite eğitimime başladım. Ancak 17 yaşında evlenip, hemen ardından oğlum doğduğu için üniversite eğitimime zorunlu olarak ara vermek durumunda kaldım. Oğlum anaokuluna başladığında bende 2 yıl fransızca ve ardından 2 yıl italyanca kurslarına gittim. Daha sonra af çıkınca hemen üniversiteye geri döndüm ve eğitim hayatıma devam ettim. İngilizce Öğretmenliği bölümünü bitirdikten sonra İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Yabancı Diller Bölümü’nde Öğretim Görevlisi olarak çalışmaya başladım. Daha sonra küçüklüğümden beri ilgi duyduğum astroloji üzerine yurtiçi ve yurtdışı eğitim ve sınav süreçlerini tamamlayarak uluslararası astrologluk diploması aldım (ISAR CAP). Şimdi hem bireysel astroloji danışmanlığı yapıyorum; hem de değişik gruplara astroloji eğitimi veriyorum.
Astrolojiye olan ilginiz ne zaman başladı?
Küçük yaşlardan beri okumaktan ve öğrenmekten çok keyif aldığımı söyleyebilirim. Harçlığını kitaplara harcamayı tercih eden bir çocuktum. Beni büyüleyen konuların başında kişisel gelişim, psikoloji ve insanların davranış modellerinin arkasında yatan ana motivasyonları çözebilmek geliyordu. Astrolojiye olan ilgimin temelinde; insanları belli kategorilere ayırarak anlamaya hizmet edecek bir yaklaşım taşıyor oluşu vardı. Ancak bu kadar basit olamayacağının da farkındaydım. 1990 yılından itibaren düzenli olarak astrolojik danışmanlık alıyor ve kendimi daha farklı bir platformda anlamaya çalışıyordum. (Benim bu konularda derinleşmeye başladığımı gören anneannem, babasının Mardin’de yaşadıkları yıllarda astroloji ile ilgilendiğini, çok değerli kitaplara sahip olduğunu ve ailedeki herkese doğdukları zamanlardaki yıldız ve gezegen konumlarıyla ilgili bilgi verdiğini anlattığında aslında pek şaşırmadım. Daha sonra Amerika’daki astroloji hocalarımdan eğitim alırken ilk sordukları soru aile soy ağacımızda bu konuyla ilgili biri olup olmadığıydı. Bu tip kadim öğretilere olan merak ve yatkınlığın içsel olarak ortaya çıkması aile kökenlerinizle çok alakalıdır. )
Astroloji nedir?
Astroloji kelime anlamıyla ‘Yıldız Bilgisi’ demektir. (Yunanca yıldız anlamına gelen ‘astro’ ile bilgi anlamına gelen ‘logos’ kelimelerinden türemiştir.) Astroloji; gökyüzündeki gökcisimlerinin hareketleri ile yeryüzündeki olgular, koşullar ve durumlar arasındaki senkronizasyonu araştıran sosyal bir ilimdir. Astronomik bilgiler eşliğinde gökyüzündeki gezegenlerin döngüleri, güneş sistemindeki hareketleri izlenir. Çeşitli teknikler ve kişisel değerlendirmeler eşliğinde kullanılan bu bilgilerle günlük yaşantımız arasında bir bağlantı kurulur.
Nasıl kullanılır?
Öncelikli olarak tarih, yer ve saat bilgileri kullanılarak astrolojik harita hazırlanır. Astrolojik harita belli bir noktadan, belli bir saatte gökyüzüne baktığınız zamanki gezegenlerin konumlarının hesaplanması ile oluşur. Gökyüzünün bir fotografının çekilip, 360 derecelik bir daire üzerinde gezegen izdüşümleri arasındaki matematiksel açı bağlantılarının çizilmesiyle harita elde edilir.
Astrolojinin kullanım alanları çok çeşitlidir. Kişi haritası, ülke haritası, olay haritası gibi başlangıç zamanı belli olan her şey için harita çıkarılabilir. Ayrıca yıllık öngörümler, seçim astrolojisi, soru-cevap astrolojisi, uyum analizi gibi bir çok teknik astrolojik yelpaze içinde yer alır.
Benim ilgi ve uzmanlık alanım kişisel doğum haritalarının analizidir. Astrolojik doğum haritasını bir kişinin ruhunun fotoğrafı olarak görüyorum. Kişinin mizacı, içsel çekilimleri, aile hikayesi, güdüsel tepkileri, tavırları, neleri sevdiği, nasıl kavga ettiği, nelere üzüldüğü gibi binlerce detay bir harita içinde yer alır.
Toplumun bakış açısı nasıldır?
Eski çağlardan bu yana, insanlar gökyüzündeki düzen ile yeryüzündeki yaşam düzeni arasında bir bağlantı olduğunu saptamışlar. İlk başlarda Ay ve Güneş’in hareketlerine göre günlük yaşantılarında düzenlemeler yapmaya başlamışlardır. Astrolojik bilgilerin kökeni binlerce yıl öncesine dayanır, ilk yazılı kayıtlara M.Ö.2500 yıllarında Mezopotamya’da rastlanmıştır. İlerleyen tarihi süreçte Yunan uygarlığı bu bilgileri felsefe ve mitoloji ile bir araya getirerek zenginleştirmiştir. O dönemlerde halk Astrolojiyi kullanamazdı; çünkü matematik, felsefe, geometri, coğrafi bilgiler gibi birçok tekniği birleştirmeyi gerektiren astrolojik hesaplamaları ancak saraylarda iyi eğitim görmüş kişiler bilirdi.
Tarihte Astroloji ‘kraliyet sanatı’ olarak kabul edilirdi. Osmanlı İmparatorluğunda Müneccimbaşı mevkiindeki kişiler padişaha gökyüzü hareketlerine göre bilgi verirlerdi. İngiltere kraliçesi 1.Elizabeth’in önemli kararlar almadan önce saray astrologu olarak görev verdiği John Dee’ye danıştığı özellikle bilinirdi.
Günümüzde kişilerin astrolojiye olan ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kişilerin astrolojiye yaklaşımları ülkeler bazında oldukça değişiklik gösteriyor. İngiltere, Amerika ve Kanada’da üniversite seviyesinde astroloji eğitimi alabiliyorsunuz. Özellikle Amerika’da birçok şirket astrologu bulunmakta; pozisyona uygun eleman alımından tutun şirketle ilgili önemli kararların uygulamaya konulma zamanına kadar astrolojik bilgiler ışığında hareket etmektedirler.
Son yıllarda Türkiye’de de insanlar Astrolojinin sadece 12 burçtan oluşan basit bir yaklaşımdan ibaret olmadığı fark etmeye başladılar. Gazete ve dergi köşelerinde okuduğunuz burç yorumları tamamen magazinseldir. Yıllık öngörümlerden bahsedildiğinde da ancak genellemeler yapılabilir. (Çünkü Astrolojik çalışmalar kişi veya olay bazlı olarak bir horoskop çıkarılarak yapılır. Her astrolojik harita, kişinin parmak izi gibi kendisine özeldir. Her harita sahibinin içinde bulunduğu ülke, sosyo-ekonomik ortam, kültürel etkiler göz önüne alınarak incelenir. Buna göre kişinin mizacı, karakteri, davranış modelleri, hayata bakış açısı, duygusal tepkisini belli etme şekli ve bunun gibi sahip olduğu potansiyeller hakkında bilgi sahibi olunur.)
Astrolojinin yararları nelerdir?
Astrolojiyi hayatınızda kullanmaya başladığınız andan itibaren farkındalık seviyeniz yükselir. Öncelikle kendinizi daha iyi tanırsınız. Daha sonra olaylar ve kişiler karşısında daha büyük resmi anlamaya başlarsınız. Bir yol haritası eşliğinde ilerler; hayatınızdaki yokuşlar, zorlu virajlar veya keyifli dönemler hakkında bilgi sahibi olursunuz.
Astroloji nasıl öğrenilebilir?
Astroloji öğrenmeye karar veren bir kişi yurtiçi veya yurtdışındaki Astroloji okullarından eğitim alabilir. Yurtdışındaki fakülteler astroloji eğitimini internet üzerinden modüller şeklinde vermekte, sınavlarını da online olarak yapmaktadırlar. Yurtiçi eğitimlerde de ciddi eğitim kurumlarını tercih etmelerini şiddetle öneririm. Ben Türkiye’de aldığım 4 yıllık modern ve klasik astroloji eğitim sürecinin ardından Amerika’da uzmanlık sınavına girip uluslararası astrologluk diplomasına sahip oldum. Ardından Danışmanlık İlkeleri ve Etik Kurallar ile ilgili eğitimler alarak, Türkiye’de bu eğitimi vermeye uygun görüldüm. Şimdi kendi ofisimde hem bireysel astroloji danışmanlığı, hem de astroloji eğitimi veriyorum.
Astroloji ile ilgilenen kişilere önerileriniz var mı? Kişilerin evlerinde uygulayabileceği bir metod var mı?
Öncelikle Astroloji çok kısa sürede öğrenilecek veya hemen uygulamaya sokulabilecek bir konu değildir. Bunu bir yabancı dil öğrenme süreci gibi düşünebilirsiniz. Zaman ayırmanız, okumanız, bilgiyi sindirmeniz gerekir. Kitaplardan okuyarak astrolojik sembollerin anlamlarını öğrenebilirsiniz, ancak bu yine de bir yorum yapmanıza yetmez. Çok iyi bir öğretmeniniz olması gerekir. Konusunda uzman bir hocanın rehberliğinde ilerlemek bu kadim bilgileri doğru öğrenmek ve kullanabilmek için ilk şartlardan birisidir.
Kişiler temel astroloji eğitimi alıp, astrolojik tekniklerini nasıl kullanacaklarını öğrendikten sonra, özel astroloji programları yardımıyla oluşturacakları haritalar üzerinde yorum yapmaya başlayabilirler.
Bireysel astroloji danışmanlığı nasıl yapılır?
Bireysel Astroloji Danışmanlığı; kişinin doğum bilgilerine göre kendisine özel hazırlanan doğum haritasının detaylı incelenmesi, yorumlanması ve ileriye dönük olarak yapılan öngörüm çalışmaları ışığında farkındalık geliştirmesine yardımcı olmak amacıyla verilen bir hizmettir. Bir çeşit koçluk gibi düşünebilirsiniz. Tabi buradaki en büyük avantaj astrolojik haritanın bize kişinin mizacı, potansiyelleri, yetenekleri, güçlü ve zayıf yönleri hakkında vermesidir. Böylece kişiye özel bir yaklaşımla yaşamlarına ışık tutabiliriz. Ben danışmanlık yaklaşımımda önce danışanlarımın kendilerini objektif bir şekilde tanımalarına; daha sonrasında da astrolojik veriler ışığında hayatlarını daha verimli bir şekilde sürdürmelerine öncelik veririm.
İnsanlar astrolojiden hangi alanlarda yararlanabilir?
Astrolojik harita analizinin yardımıyla önce kendinizi tanırsınız; sonra etrafınızdaki kişileri daha farklı bir anlayışla değerlendirmeye başlarsınız. Hayatın döngülerini kavrarsınız, yaşantınız ile ruhunuz arasında bir köprü kurabilirsiniz. Hayat kalitenizi yükseltebilirsiniz.
Öngörüm teknikleri ile ileriye yönelik planlarınızda doğru zamanlama ile hareket edebilirsiniz. Dikkatli olmanız gereken dönemlerde risklere girmezsiniz. Burada kişisel iradeyi daha etkili kullanma yönünde astrolojik bilgileri kullanma şansı elde edersiniz.
Kadim bilgelere göre “Kendini bilmek her şeyi bilmektir”. Kişi kendine tarafsız bir aynada objektif bir bakış açısıyla bakabilirse hayatını çok kolaylaştırabilir. (Sahip olunan potansiyelleri doğru kullanmak için astroloji eşsiz bir araçtır. Güçlü yanlarınızı yaşantınızda daha aktif kullanabilirsiniz, zayıf olduğunuz alanlarda riske girmezsiniz, en önemlisi insanları değiştirmeye çalışmazsınız.)
Genelleme yapabileceğiniz bir topluluk var mıdır astrolojiye olan ilgiye? ( kadın erkek yaş aralığı gibi)
Astrolojiye ilgi duyan kesim büyük ağırlıkla kadınlardan oluşuyor. Astroloji eğitimine yönelen kişilerde 35 ile 50 yaş aralığındaki kadınların oranı daha yüksek olarak görünüyor. Kendilerini keşfetmek, çocuklarını ve eşlerini daha iyi anlamak amacıyla astroloji öğrenmek istiyorlar.
Astrolojik danışmanlıkta ise 20-30 yaş aralığındaki gençler pratik bir şekilde hayatlarını planlamak için danışmanlık talep ediyorlar. 35-60 yaş aralığındaki hanımlar yaşam döngülerindeki dalgalanmaların sebeplerini merak ederek geliyorlar ve daha sonra eşlerini yönlendiriyorlar. Erkek danışanların çoğunluğu üst düzey yöneticiler, müdürler ve mühendislik eğitimi almış kişilerden oluşuyor. Genel olarak erkeklerin astrolojiyi çok daha pratik kullandığını söyleyebilirim. Kadınlar daha duygusal yaklaşımlar ile yorumda aşırı uçlara kayabiliyorlar.
2016 yılı için genel olarak neler söyleyebilirsiniz?
Gökyüzündeki gezegen etkileşimleri ve burç geçişleri sebebiyle 2016 daha dikkatli, temkinli ve sağlam adımlarla ilerlenmesi gereken bir yıl olarak dikkat çekiyor. Genel olarak ekonomide bir duraklama, ilerleyememe yılı olabilir. Özellikle yılın ilk yarısında 17 Nisan 2016 – 20 Haziran 2016 sürecinde yaşanacak olan Mars Geri Hareketi sebebiyle birçok alanda gecikmeler, yerinde sayma durumları sözkonusu olabilir. Mars hareket prensibini, girişimleri sembolize eder. Geri giden bir gezegenin enerjisi düşer ve fonksiyonlarını yerine getirmekte zorlanır. Bu sebeple Nisan-Mayıs-Haziran aylarında planlar yürümeyebilir, girişimler tıkanabilir, tartışmalar ve blokajlar yaşanabilir. Retro süreçlerinde daha ağır adımlarla hareket edilmelidir. Risk alınmamalıdır.
Merkür retroları ise daha iletişimsel boyutta etkiler getirir. Merkür geri gittiği zamanlarda haberleşme, iletişim ve yolculuklarla ilgili aksamalarla daha sık karşılaşırız. Elektronik aletlerde beklenmedik aksiliklerle karşılaşabiliriz, yeni aldığımız karar veya başlangıç amaçlı attığımız imzalardan daha sonraki günlerde pişmanlık duyabiliriz. 2016 yılında ilk Merkür retrosu 5-25 Ocak arasında; ikincisi 28 Nisan-22 Mayıs arasında, üçüncüsü 30 Ağustos-22 Eylül arasında gerçekleşecek. Yılın son Merkür retrosu 19 Aralık 2016’da başlayıp 8 Ocak 2017 tarihine kadar devam edecek. Merkür retrolarında yapılabilecek en doğru yaklaşım (tabi eğer mümkünse), önemli imza ve yeni başlangıç içeren imzaları Merkür’ün geri harekette olmadığı zamanlara denk getirmeye çalışmak olacaktır. Eğer herhangi bir şekilde önemli evraklara imza atmak, kontrat imzalamak durumunda kalırsak; karşımıza gelen tüm evrakları çok dikkatli ve detaylı bir şekilde incelemeliyiz.
Bu arada gökyüzündeki büyük öğretmen Satürn’de Yay burcunda ilerliyor. 2017 yılının Aralık ayına kadar devam edecek bu uzun transit geçişten herkes kendi kişisel haritasındaki konumlara göre etkilenecektir. Ancak genel olarak hukuk, eğitim, adalet gibi konularda büyük sıkıntılar ve testlerden geçilecek bir sürecin içinde olduğumuzu söyleyebiliriz. Özellikle İkizler burcundan olan kişiler karşıtlıklar üzerinden yaşam dersleri alabilirler.
Şans gezegeni Jüpiter 9 Eylül 2016’ya kadar Başak ve yükselen burcu Başak olanların yaşamlarına fırsatlar getirirken; o tarih sonrasında Terazi ve yükselen burcu Terazi olanları olumlu etkilemeye başlayacaktır.
Not: Bu yazı Ocak 2016 tarihli Luys Dergi’de yayınlanmıştır.
BETÜL ALAKIR
ISAR CAP Danışman Astrolog,
ISAR Danışmanlık İlkeleri ve Etik Farkındalık Eğitmeni,
Öğretim Görevlisi, İngilizce Öğretmeni
Bu sitede yer alan yazılarımın tüm hakları saklıdır. İçerik izinsiz kullanılamaz.
Copyright © 2009-2024 Betül Alakır